26 Haziran 2024 Çarşamba



16:38   TARSUS’TA SON KULLANMA TARIHI GEÇMIŞ 238 ÜRÜN ELE GEÇIRILDI   16:32   AKDENIZ’DE FıRıN, PASTANE VE PATISERILER DENETLENDI   14:50   SAHIL GÜVENLIK KOMUTANLıĞı’NıN 42. KURULUŞ YıLDÖNÜMÜ   14:34   TURIZM SEKTÖRÜNÜN TEMSILCILERI SILIFKE’DE   13:57   UZMANıNDAN SıCAK HAVAYA KARŞı UYARıLAR   12:05   5 YıLDıR YATALAK OLAN HASTA YÜRÜMEYE BAŞLADı   11:18   BAŞKAN MURAT ORHAN’DAN SOKAK HAYVANLARıNA BARıNAK   11:08   HER YıL BINLERCE YAVRU ÇıKıYOR: DENIZ KAPLUMBAĞALARı YUMURTA BıRAKMAYA BAŞLADı   11:01   MERSIN VALISI PEHLIVAN: "9 GÜNLÜK TATIL BOYUNCA ILIMIZE 1 MILYON 691 BIN 298 ARAÇ GIRIŞ ÇıKıŞı OLDU"   10:48    MERSIN’DE INSAN TICARETI OPERASYONU: 8 TUTUKLAMA   10:27   DEDE TORUNLARININ GÖZÜ ÖNÜNDE VURULDU   15:55   TARSUS’TA KÖY YOLLARı YENILENIYOR   15:46   MERSIN’DE ’TARSUS DAĞ KOŞUSU’ DÜZENLENECEK   14:01   ERDEMLI’DE KARAVAN VE ÇADıR TATILINI 40 BIN KIŞI TERCIH ETTI   13:39   SERADA ÇALıŞAN IŞÇILER SıCAKTA BUNALıYOR   13:24   TARSUS DOĞA PARKı’NıN YENI ÜYELERI GÖRÜCÜYE ÇıKTı   12:46   MERSIN’DE ORMANLıK ALANLAR DENETLENIYOR   12:33   MERSIN’DE HAVA SıCAKLıĞı 35 DERECEYI AŞTı   13:41   MERSİN’DE YEDİEMİN OTOPARKLARINI HEDEF ALAN ÇETE YAKALANDI: 6 TUTUKLAMA   12:57   AKARYAKIT YÜKLÜ TIR ALEV ALEV YANDI  
 
 
 
 
BİZ TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ VE ŞİDDETSİZ BİR YAŞAM DİYORUZ
   

İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine karşı bir açıklama da SES Mersin’den geldi. Şube Başkanı Özge Göncü, yaptığı açıklamada alınan kararla temel hak ve özgürlükleri yok sayan yaklaşıma bir yenisinin eklendiğine dikkat çekerek “Biz toplumsal cinsiyet eşitliği ve şiddetsiz bir yaşam diyoruz” dedi.

 

Tarih : 25 Mart 2021 Perşembe 15:22

Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şubesi Başkanı Özge Göncü, 19 Mart günü Cumhurbaşkanı kararı ile İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilme kararıyla ilgili bir açıklama yaptı. Göncü, açıklamasında “19 Mart günü, bir gece yarısı cumhurbaşkanı kararıyla İstanbul Sözleşmesi’nin feshedildiği haberlerine uyandık. Mecliste onaylanarak anayasada tarif edilen usulüne uygun yürürlüğe girmiş bir sözleşme, tüm hukuki teamüllere, anayasaya aykırı bir şekilde tek bir imzayla, bu toplumun en az yarısını oluşturan, yaşamı üreten, dünyayı döndüren kadınların itirazına rağmen feshedildi. Tek adam rejiminin hukuksuzluk ve keyfiyet alanını giderek büyüten, toplumun giderek daha fazla kesimini bu alana hapseden, çıplak hayata indirgeyen, temel hak ve özgürlüklerini yok sayan yaklaşımına büyük bir adım daha eklendi” dedi.

“KADINLARIN İRADE VE TALEPLERİ YOK SAYILDI”

Her gün kadınların katledilmesi ve şiddete uğramalarının ve bunun sonucunda da faillerin cezasız kalmasının şiddete özendirmek olduğuna dikkat çeken Göncü, “Her gün en az dört kadının katledildiği, kadınlara yönelik cinsel, fiziksel, psikolojik, ekonomik her tür şiddetin katlanarak arttığı, erkek faillerin bir kravatla, namus diyerek, “reddedildim”, “boşanmak istedi, ailemi dağıtmak istedi” diyerek cezasız kaldığı ya da indirim aldığı yargı pratikleriyle şiddetin adeta özendiriliyor. Böyle bir dönemde İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284 sayılı yasayı etkin uygulamak şöyle dursun, bu sözleşmeden çıkmanın yollarını arayan iktidar, kadınların iradesini ve taleplerini yok sayarak hukuksuzca, bir gece yarısı kararıyla sözleşmeden çekilmeyi tercih etti. İstanbul Sözleşmesi kadınlara, LGBTİ+lara yönelik ayrımcılığı, şiddeti yaratan koşulların ortadan kaldırılarak şiddetin önlenmesi, kadınların her tür şiddetten korunması, şiddet oluştuğunda ise faillerin kovuşturulması, yargılanması ve cezalandırılması için titizlikle hazırlanmış bir sözleşmedir. Sözleşme aileyi sadece evlilik bağı ile tanımlamaz, daha geniş ele alır. O hane nasıl kurulmuş olursa olsun, şiddete uğrayanı korumak üzerine kuruludur. Sözleşmeyi feshetmek, açıkça daha fazla kadının, LGBTİ+nın erkekler tarafından cezasız kalacağının garantisiyle öldürülmesi anlamını taşır” ifadelerini kullandı.

“MEMUR SEN İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİN FESHİNDEN DUYDUĞU MUTLULUĞU PAYLAŞIYOR!”

Memur Sen’in İstanbul Sözleşmesi’nin feshine karşı yaklaşımlarını da eleştiren Göncü, sözleşmenin feshi için çağrı yapılması ve bunun karşılık bulması ile övünmenin kadın katliamlarının sorumluluğuna ortak olmak olduğunu söyledi. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Milletin” sesine kulak verip “vahim bir hatayı” düzelten cumhurbaşkanına teşekkür edilen açıklamadan anlıyoruz ki, Memur Sen yönetimi milleti çok açık bir biçimde sadece kendi görüşünden olanlarla, iktidara biat edenlerle, toplumsal cinsiyet eşitliğinden, cinsel yönelimi heteronormatif normlara uymayanlardan rahatsızlık duyanlarla, onları insan görmeyenlerden müteşekkil. Çünkü bu toplumun en az yarısını oluşturan kadınlar her platformda sözleşmenin etkin uygulanması için seslerini yükselttiler. Buradan soruyoruz; Memur Sen yönetimi kadınları milletten saymıyorsa ne olarak görüyor? Nedir vahim olan hata? Erkeklerin kadınları “dövme”, “taciz, tecavüz” etme ayrıcalığını korudukları için attığı sevinç çığlıkları için bu kadar beklenmesi mi?

İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesi yeterli gelmemiş olacak ki 6284 sayılı yasanın din-kültür-geleneklere uygun yapılandırılması için de çağrı yapmış Memur Sen kadın komisyonu. Demişler ki “Sözleşme’nin ulusal mevzuattaki uzanımı olan ve onun ruhuyla hazırlanan 6284 sayılı Kanun, ideolojik bakışın eseri olduğu için toplumsal dokumuzla uyumsuz ve kadını korumada etkisizdir.” Onlara göre erkeği kriminalleştirmeyecek, erkek ile ve kadını aynı anda koruyacak yeni bir yasa olabilirmiş. İstanbul Sözleşmesi Memur Sen kadın komisyonunun sahip olduklarını söyledikleri din-gelenek-kültürü kriminalleştirmek şöyle dursun, bunlara dair en ufak bir değinisi dahi yoktur. Cinsiyeti, cinsel yönelimi nedeniyle hiç kimsenin şiddete, ayrımcılığa uğrayamayacağını düzenler; devletlere bu konuda yükümlülükler yükler. Bu yükümlüklerden kaçınmanın, erkeklerin ayrıcalığının korunmasıyla, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ve şiddeti de daha da derinleştirecek bu karara etki etmekle övünmenin akılla izah edilebilmesi mümkün değildir.”

“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’Nİ SAVUNMAKTAN VAZGEÇMEYECEĞİZ”

Sendikaların asıl görevlerinin kazanılmış hakları korumak ve geliştirmek için mücadele etmek gerektiğini söyleyen Göncü, toplumsal cinsiyet eşitliği, kadınların eşit haklara sahip olması, bedeni, emeği, kimliği üzerindeki tahakkümün yok edilmesinin bu mücadelenin en büyük kısmı olduğunu ifade etti. İstanbul Sözleşmesi’ni savunmaktan vazgeçmeyeceklerinin altını çizen Göncü, “Kadınların hiç kimseye bağımlı/bağlı kılınmadan bağımsız, özgür ve eşit bireyler olarak varoluşu, şiddetsiz, korkusuz bir yaşam için mücadele etmek sendikaların varlık sebeplerinden biridir. Bu varlık sebebini değil, iktidara biatı ve onun yapıp ettiklerine uygun açıklamaları üretmeyi çalışmasının odağına koyan bir yapının sendika vasfı da tartışmalıdır. Bizler, cinsiyeti, cinsel yönelimi nedeniyle hiç kimsenin ayrımcı, eşitsiz uygulamalara maruz kalmadığı, her nasıl kurulursa kurulsun eşitliğin, özgürlüğün, karşılıklı saygı ve sevginin esas olduğu hanelerde eşit ve özgür bir yaşamı savunuyoruz.  Bu yaşamı sağlamak için İstanbul Sözleşmesi’ni savunmaktan, sözleşmenin ve 6284 sayılı yasanın etkin uygulanması ve kadının özgürleşmesi mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz” şeklinde konuştu.

 

Paylaş :
 
Etiketler :  mersin, ses, özge göncü, istanbul sözleşmesi

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır.



  SPOR HABERLERİ
 



  MERSİN GÜNDEM

  NÖBETÇİ ECZANE
  SOSYAL MEDYA
 
 

 




 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersingundem.com.tr © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA