Haber Merkezi

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Sözcü TV kanalında ‘Uğur Dündar ile Arena’ programına konuk oldu. Konuşmasında emekli maaşının yetmediğine değinen Ekmen, “En düşük emekli maaşı 14 bin 500 Türk Lirası, Anadolu illerinde dahi en düşük ev kirasını karşılamıyor. Böyle bir tabloda emeklinin bırakınız torununa bayram harçlığı vermesini; sahur vakti kendi sofrasına bir hurma, zeytin koyabilmesi bile imkânsız. Nerede hazineyi batıran Ekonomi Bakanları? Akraba veya ışıltılı eski Ekonomi Bakanları’nın bu ülkeye maliyetleri hakkında herhangi bir beyanatını görüyor muyuz? 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nu Meclis’ten yeni geçirdik, bütçenin tam olarak yüzde 15’i faize ödeniyor. Bütçede dikkat çeken bir diğer harcaması, garanti ödemeli müteahhit alacakları; köprüler, yollar, şehir hastaneleri. Emekliye veremediğiniz parayı; faizciye, tefeciye, rantiyeciye, müteahhitlere veriyorsunuz” dedi.

BÜTÜN FEDAKARLIĞI EMEKLİ VE EN ALT GELİR GRUBU MU YAPACAK?

Ekmen, “Son 6 yıldır büyük bir dar boğazda olan emeklinin 1 lirasına göz koyan, mahallenin manavına ve berberine memur gönderen Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın tek bir müteahhitti ‘Köprüyü 100 liraya mal ettin, bize 500 liraya faturalandırıyorsun. Bunu 500 değil, 400 lira yapalım’ şeklinde bir pazarlığa ya da fedakarlığa davet ettiğini duydunuz mu? Bütün fedakarlığı emekli ve en alt gelir grubu mu yapacak? Bu paralar başka kimlere gidiyor? Davetiyeli ihalelerle müteahhitlere gidiyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bir verisine göre, deprem bölgesindeki inşaatların yıllara göre dolar paritesinde devlete maliyeti yaklaşık 100 milyar dolar. Deprem bölgesinde açık ve rekabetçi ilan çağrısıyla yapılmış tek bir ihale yoktur. Bütün ihaleler davetiye ile yapılmıştır. Bütçe başka nereye gidiyor? Büyük bir gösterişe ve israfa gidiyor. Biz ekonomik dar boğazdayken; Sayın Cumhurbaşkanı’nın tarifeli uçağa binmekten vazgeçtik yurt dışına uçaklar dolusu araç taşımaktan vazgeçtiğini gördük mü? Yurt dışına 3 uçak, 5 uçak dolusu özel misafirlerle gitmekten, geceliği 8-10 bin dolarlık otellerde kalmaktan ve bu harcamaları devlete fatura etmekten vazgeçtiğini gördük mü? Hayır. Devletin, müteahhittin, tefecinin, faizcinin, rantiyecinin yapmadığı fedakarlığı niçin emekliden istiyoruz? Devletin gücü emekliye mi yetiyor? Ömrünü prim ödeyerek, devlete ve millete hizmet etmekle geçiren, ömrünün kalanını insan onuruna yaraşır bir şekilde yaşaması gereken emeklilerin maaş artışını yapmadınız. Ancak emeklilerin bayram ikramiyesi yoluyla mutlu edilmelerini de sağlayamaz mıydınız?” diyerek hükümete seslendi.

EZİLEN TARAF HEP EMEKLİ VE ASGARİ ÜCRETLİ OLUYOR

Önümüzdeki bayramda emeklilerin kurbanlık alamayacağına değinen Ekmen, “2018 yılında 1.000 Türk Lirası ile bir kurban kesilebiliyordu. Bugün 15.000 Türk Lirası’nın altında bir kurbanlık bulunamıyor. Bütçenin maalesef bir tercih meselesi olduğu, akla ziyan iktisat tarihinde bulunmayan ekonomik deneyler yapılırken kazananın yine faizci olduğunu biliyoruz. Kur koruma mevzuat programıyla tarihin en büyük servet transferi yapıldı; o zaman da faizci kazanıyordu, emekli ve asgari ücretli eziliyordu” ifadelerinde bulundu. Son olarak, 2018 yılı ile günümüzün karşılaştırmasını yapan Ekmen, “2018 yılından bugüne değin TÜİK, bir kısmı yanlış bir kısmı nispeten doğru rakamlar açıkladı. Diyanet İşleri Başkanlığı her yıl fitre miktarını açıkladı. Asgari ücret, en düşük emekli ücreti, TÜİK, yeniden değerleme oranı, fitre oranı. Bu paritelerin hangisine 2018 yılının bin lirasını oranlarsak bugün 13 bin ile 18 bin lira arası bir rakamla karşılaşıyoruz. Bu rakamlar; muhalefetin, bağımsız iktisatçıların, ana muhalefet partisinin, grubu olan siyasi partilerin ürettiği rakamlar değil. Asgari ücreti artırmadınız, bari bir lokma ekmeğe muhtaç hale gelen emeklinin bayram ikramiyesini artırın” dedi.