Kahramanmaraş depreminde bir anne adayı daha Mersin'de bebeğine kavuştu. Hatay'ın Samandağ ilçesinde 3 katlı bir binanın ikinci katında yaşayan 4 yıllık evli Sara-Mahir Çakır çiftinin yaşadığı kabus, bugün Mersin'de büyük bir sevince dönüştü.
Depremde yaşadıkları binanın birinci katı çöken ve kendi imkanlarıyla evden çıkarak ölümden dönen Çakır çiftinin en büyük korkusu, yıllarca bekledikleri bebeklerine kavuşamamak oldu. Anne adayı 38 yaşındaki Sara Çakır, 9 aylık hamileydi ve çift evden çıkar çıkmaz bina 10 metre daha çöktü. Mersin Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle 3 gün önce Mersin'e getirilen Sara Çakır, özel bir hastanede tedavi altına alındı. Bugün ameliyata alınan depremzede anne adayı, Dr. Haldun Canova'nın gerçekleştirdiği operasyonla sağlıklı bir erkek bebek dünyaya getirdi. Bu çok özel anları İHA muhabirleri de birebir takip etti.
“Oradan bir kuş bile çıkmazdı”
Anne Sara Çakır, doğum öncesi İHA'ya yaptığı açıklamada, deprem anını ve bebeğiyle ilgili yaşadığı büyük korkuyu anlattı. Enkazdan çıktıklarını belirten Çakır, “O an çok korkunçtu; evimiz, hastanelerimiz, her şeyimiz talan oldu; çok şükür canımızdan başka hiçbir şeyimiz kalmadı.
Anlatılacak gibi değil. Oradan nasıl çıktık, Allah yardım etti. Bilmiyorum ama inanın oradan bir kuş bile çıkmazdı. Çok şükür Rabbime. Allah herkese yardım etsin inşallah” dedi.
“Biz bu bebeği çok uzun süre bekledik”
Doğum öncesi çok karmakarışık duygular içinde olduğunu vurgulayan Sara Çakır, “Sevinç, acı, keder her şey birbirine karıştı. ‘Ne yapacağız' kaygısı var. Bebeğimin hayat kaygısı var. Nerede kalacağız, başımı sokacağım bir yer. Biz bu bebeği çok uzun süre bekledik, tüp bebek. Çok şükür, demek ki kısmeti Mersin'deymiş, Mersin'de doğacak. Hayırlısıyla inşallah sağlıkla kucağımıza alırız” diyerek, kendilerine destek olan Mersin Büyükşehir Belediyesine, hastaneye ve doktora teşekkür etti.
“Bugün büyük mutluluk yaşayacağız”
Deprem anında yaşadıklarını ve eşini nasıl çıkardığını anlatan 45 yaşındaki baba Mahir Çakır da “Deprem anında bir sallanma oldu, eşim fırladı kiler kapısına gitti ve orada düştü. Ben de büyük korkuyla eşimi sakinleştirmeye çalışıyorum, yine sallanıyor, ayakkabılık, duvar çöktü, her şey çöktü. Eşimi sakinleştirdim ve kaldırdım, ayakkabılığı çektim, evimiz dut ağacına dayandı ve düşmedi, yoksa oradan sağlam kişi çıkmazdı.
Biz pencereyi kırdık ve oradan atladık. İkinci kat birinci kat olmuştu; ikinci deprem oldu ve bina 10 metre daha aşağıya çöktü. Birkaç saniye daha kalsaydık biz yoktuk. Allah bizi korudu. Bugün büyük mutluluk yaşayacağız. Biz bu bebeği birkaç yıl bekledik, tüp bebek tedavisi gördük. Bütün umudumuz, bizi sakinleştiren bebek” diye konuştu. Baba Çakır, bebeğe Ali Eren ismini koyacaklarını söyledi.
Daha sonra doğum ameliyatına alınan Sara Çakır, Kadın Doğum Uzmanı Dr. Haldun Canova ve ekibinin gerçekleştirdiği operasyonla sağlıklı bir erkek bebek dünyaya getirdi.
“'Onu görmeden ölmek istemiyorum' dedim, Allah dualarımı kabul etti”
Doğumun ardından ameliyat masasında bebeğini gören anne Çakır, büyük mutluluk yaşadı. Sara Çakır, “Çok güzel duygular, çok teşekkür ederim. Zaten onun için yaşıyoruz. Deprem anında kıyamet koptu, o an sadece dedim ki, ‘Rabbim, ben onu görmeden ölmek istemiyorum, sen yardım et bize'. Çok şükür Allah dualarımı kabul etti, bebeğimi gördüm. Şimdi ölsem de artık gam yemem” diyerek duygularını paylaştı.
“Ben dünyanın en mutlu insanıyım”
Baba Mahir Çakır da bebeğini kucağına aldığı anda büyük sevinç yaşayarak, “Ben dünyanın en mutlu insanıyım. Çok güzel şeyler hissediyorum. Evimiz yıkıldı, ama ben aldırmıyorum, ben çok mutluyum” dedi.
“Bebek çok sağlıklı şekilde doğdu”
Dr. Haldun Canova ise doğumun ardından yaptığı açıklamada, Sara Çakır'ın 38 haftalık hamile olduğunu, hem annenin, hem de bebeğin genel sağlık durumlarının iyi olması üzerine ameliyata aldıklarını söyledi. Dr. Canova, “Ali Eren geldi, çok sağlıklı. Bir problem yaşanmadı; 3 kilo 400 gram erkek bebek olarak Türkiye kayıtlarına aldık, sağlıklı şekilde doğdu. Enkaz altında annesinin karnında olup dışarıda bizim onları dünyaya getirmemiz çok büyük bir umut. Umarım daha niceleri böyle olur ve canlar yaşamaya devam eder” diye konuştu.