Doğu Akdeniz bölgesindeki plastik kirliliğine dikkat çekmek ve deniz kirliliğinin önüne geçebilmek için Plastiksiz Doğu Akdeniz Platformu adı altında bir araya gelen 15 kurum ve kuruluş ortak bir bildiri yayımladı. Mersin’den Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şubesi de bu bildiriye imzacı oldu.
Konuyla ilgili açıklama yapan Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şube Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Sinan Can, “Doğu Akdeniz bölgesinde her geçen gün artış gösteren plastik kirliliğinin kontrol altına alınması yönünde çalışmalarına başlayan Plastiksiz Doğu Akdeniz Platformu 15 kurum ve kuruluşun desteği ile hazırladığı deklarasyon metnini basın ve kamuoyu ile paylaşmış bulunmaktadır.
Akdeniz’in eşsiz kıyılarının plastik ve diğer atık çöplerden kurtarılması elzemdir. Bu bağlamda bizler vatandaşları ve sivil toplum örgütlerini plastik üretim ve tüketimini azaltmak, ayrıca atık yönetim alt yapısını geliştirmek için sorumluluk almaya çağırıyoruz” dedi.
PLASTİK ÇÖPLER AKDENİZ’İ İSTİLA EDİYOR!
Plastiksiz Doğu Akdeniz Platformu tarafından paylaşılan bildiride şu ifadelere yer verildi:
“Doğu Akdeniz kıyılarında Samandağ’dan Anamur’a kadar uzanan sahil şeridi, eşsiz güzellikleri barındıran önemli bir biyoçeşitlilik merkezidir. Türkiye’nin 14 Ramsar sulak alanından üçü Göksu Deltası, Yumurtalık Lagünü Milli Parkı ve Akyatan Lagünü Doğu Akdeniz’de bulunmaktadır. Dünyanın başka hiçbir yerinde olmayan bitki türlerini barındıran sahiller, aynı zamanda deniz kaplumbağalarının da çok önemli yuvalama alanlarıdır. Bölgenin deniz ile bağlantılı sulak alanlarında, ülkemizde kışlayan kuşların en yoğun nüfusları sayılmakta, göç eden ve kuluçkaya yatan önemli sayıda kuş türü de yine bu lagünleri kullanmaktadır.
Ekolojik açıdan oldukça önemli ve eşsiz olan bu kıyılar maalesef Akdeniz’in plastikle en fazla kirletilmiş bölgelerinden biridir. Bölgedeki yoğun tarımsal faaliyetler, sahillere vatandaşların bıraktığı atıklar, özellikle geri dönüşüm tesislerinden ve diğer endüstriyel faaliyetlerden kaynaklanan mikroplastikler ve atık yönetim alt yapısındaki eksiklikler bu kirliliklerin ana kaynaklarındandır. Bunun yanında özellikle Adana’da çoğunlukla nehir ve kanal kenarlarına yasadışı bir şekilde boşaltılan plastik çöpler (ithal/yerli) de Akdeniz’e kadar ulaşmaktadır.
BALIK DEĞİL, PLASTİK YİYORUZ!
Doğu Akdeniz kıyılarımızdaki kirlilik sadece kendi çöplerimizle de sınırlı değildir. Akıntılar yoluyla diğer ülkelerin (Tunus, Mısır, Lübnan, Suriye vb.) denize boşalttıkları plastikler ve balıkçılık dâhil gemicilik faaliyetleri nedeniyle de önemli miktarda plastik çöp ciddi bir kirliliğe neden olmaktadır. Yapılan çalışmalar, Samandağ’dan Anamur’a kadar olan kumul sahillerin, metrekarede 1000-1200 adet mikroplastik miktarı ile Akdeniz’deki en yüksek kirliliğe maruz kalan bölgeler olduğunu göstermektedir. Bunun yanında Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) tarafından yapılan tahminlerde de günlük olarak 31 kg’a yakın plastiğin bir kilometrelik sahil çizgisine vurduğunu ortaya koymaktadır. Greenpeace Akdeniz’in raporuna göre Akdeniz’in de yer aldığı bölgelerde incelenen iki balıktan birisinin midesinde de mikroplastik var!
Akdeniz’in eşsiz kıyılarının plastik çöplerden kurtarılması elzemdir. Bu bağlamda biz aşağıda isimleri bulunan kurumlar, ilgili tüm kurum ve kuruluşları, vatandaşları ve sivil toplum örgütlerini plastik üretim ve tüketimini azaltmak, ayrıca atık yönetim alt yapısını geliştirmek için sorumluluk almaya çağırıyoruz.”